Aylardan Acı’m
.
Hüznü gecelerim anlatır bana,
Yalnızlığımı sessizliğin kanatır,
İhaneti gidişin vurur gözlerime
Bil ki,
Ben hiçbir gün uyanamayacağım seninle…
“Seviyorum”larım,
“Dön” diye kahrolduklarım kabusum oluyor benim…
Ufacık dünyamın, dünya kadar hayalleriyle süslenmiştim bizimle…
Fakat sana bunu da borçluyum…
Gidişinle de, en az gelişin kadar değiştim…
Artık o eski beni hatırlamıyorum,
Artık yıldızlar doğduğunda uyumayı istemiyorum…
Eski’den gözlerini ezberleye ezberleye uyurdum çünkü ben…
Şimdi yarı yollarda,
Bilmediğim bir diyarda,
Üstü başı parçalanmış bir kalbe sahibim…
Ya da o bana sahip, bilmiyorum…
Yaş dolu gecelerimde hep dua ediyorum “son bir kez” diyerek…
Ben en çok,
“Son!” olacağını bildiğim ellerini tutmayı diliyorum…
Son’um ellerinden olsun istiyorum…
Günler haftayı etti,
Haftalar ayları…
Sen de beni ettin benden…
Eski’mize iyi bak,
Gittiğin yerde benimle kal…
Çünkü ben bir daha eski’meyeceğim…
O eski ben kadar sevmeyeceğim seni…
İçim, ayrılığını hep taze tutacak…
Her gün, her an terketmenle yaşatacağım kendimi…
Kahredeceğim gidişine!
“Sendeki nasıl bir aşkmış!” diye hırslanacağım belki de…
Sonra derin bir sessizliğe teslim edeceğim kendimi…
Beni hiçbir zaman duymadığın gecelere sesleneceğim:
“Bu soğuk bulutları sen ısıtıyorsun sanıyordum,
Meğer onlar gözyaşlarımmış…
Gidişin ölüme kafa tutuyor gibi,
Kasım’da acın da başkaymış…”
.
Ebru Aydın
şahane 🙂 kelimeler anlamsız değil artık onları hak ettikleri gibi yazan biri var