1 – Doğru zamanda flaş kullanın:
Doğru zamanda ve doğru mekanda flaş kullanmak. DSLR veya Kompakt kamera kullanıyor olabilirsiniz, manuel ayardan ziyade otamatik tercihinide kullanabilirsiniz ancak her ortamda flaş kullanmayı tercih ediyorsanız çektiğiniz fotoğrafların sonuçlarına katlanmalısınız. Özel bir tercihiniz yok ise açık havada öncelikli olarak doğal ışık kaynaklarını kullanın. Gün ışığının zamanını gözetin özellikle güneşin size dik geldiği zamanlarda eğer flaş kullanmaz iseniz portre çekimlerinde yüzde istenmeyen derin gölgeler olabilir. Bu ortamda flaş kullanmak yüzde oluşacak gölgeleri yok eder. Duruma göre Tam Flaş (Full Flash) veya Dolgu Flaş (Fill Flash) tercih ediniz. Bu seçim pratik olarak şöyle olmalıdır fotoğrafını çekeceğiniz kişi size en fazla 1,5 metre uzakta ise Dolgu Flaş daha uzakta ise Tam Flaş tercih edebilirsiniz. Yetersiz ışık koşullarında flaş kullanmanızı öneririz. Genel prensip olarak doğal ışık kaynağını arkanıza almanız gerekir eğer siz gün batımında bir portre çekmeyi planlıyorsanız bu ortamda flaş kullanma seçeneğiniz iki amacı olmalı. Birinci amacınız batan güneşin gökyüzünde oluşturduğu kızıl gökyüzünü hedefliyor iseniz flaş kullanmayacaksınız ve tercinizden dolayı gökyüzü istediğiniz gibi çıkarken konu karanlık olacaktır biz bu çekim türüne ters ışık diyoruz eğer amacınız portrenin batan güneş manzarası önünde görülür olması ise ozaman mutlak Dolgu Flaş kullanmalısınız. Kurguladığınız komposizyon var ise doğal loş ortamlarda flaş tercih etmeyebilir manuel ayarları kullanarak flaşsız çekimlerin keyfinide çıkarabilirsiniz.
2- Fotoğrafını çekeceğiniz kişiyle göz teması kurun:
Günlük yaşantımızda iletişim kurduğumuz kişiyle nasıl göz teması kurmak istiyorsak fotoğrafını çektiğimiz kişiyle de bu teması kurmalıyız. Bu yaklaşım kişiler arası iletişimi güçlendirir ve güven verir. İletişimde olduğumuz kişiyle nasıl aynı seviyede olmaya özen gösteriyorsak fotoğraf çekerken de aynı seviyeyi korumalıyız yani fotoğraf makinemizi göz seviyesinde tutmalıyız. Fotoğrafını çekeceğiniz kişiyle direkt göz teması kuramıyorsak en azından aynı göz seviyesinde olmamız gerekebilir. Bu yaklaşım çoğu zaman güven ortamı yaratır ve fotoğrafı çekilen kişiyle aranızda pozitif bir etkileşim olur ki bu fotoğraflarınıza da yansır.
3- Arka plan (fon) kaygınız olsun:
Arka plan diğer bir ifade ile fon dikkat etmeniz gereken gizli ve önemli bir unsurdur. Karmaşık bir arka plan çektiğiniz objenin ön plana çıkmasını engeller. Mümkün olduğu ölçekte sade bir fon kullanın metal, cam, ayna ve mermer gibi parlayan arka planlara özellikle dikkat etmelisiniz. Vizörden baktığınızda kadraja giren objeleride iyi görmelisiniz örnek verecek olursak çok özel bir portre çekimi planlıyorsunuz ancak arka uzak planda balkonda asılmış çamaşırların veya konu bütünlüğünü bozacak nesnelerin sizin fotoğrafınızın davetsiz objeleri olacağını unutmayın. Çevre faktörlerini göz önünde bulundurup arka plan konusunda daha özenli olunuz.
4 – Flaş etki mesafesi:
Öncelikle sahip olduğunuz fotoğraf makinesinin etki mesafesini bilmeniz gerekiyor. Eğer doğru etki mesafesini bilmiyorsanız flaşlı çekimler istediğiniz sonucu vermeyecektir. En sık yapılan hatalardan biri etki mesafesinin dışında flaş kullanmaktır. Mevcut kompakt kameraların genel flaş etki mesafesi ortalama maksimum 4 – 5 metreyi geçmez çoğu bu mesafenin altında etkilidir. Bu mesafe cihazların kullanım klavuzlarında yazılır eğer kullanım klavuzunuz yok ise yapılacak tek şey değişik mesafelerde deneysel çekimler yapıp en uygun sonucu bulmaktır. Aksi takdirde hiçbir zaman sahip olduğunuz fotoğraf makinesi size istediğiniz görüntü kalitesini veremeyecektir.
5 – Makro (Yakın Plan) çekim tercihini kullanın:
Yakın plan çekim denemeleri yapın. Fotoğrafını çekmeyi planladığınız objeye önce fiziksel gerekiyor ise zoom ile yaklaşın. Fotoğrafını çekeceğiniz objeye yaklaşma mesafeniz kameranızın size izin verdiği ölçektedir. Eğer fotoğraf makinenizin odak mesafesinin dışında bir yakın plan tercih ederseniz arzu ettiğiniz netliğe ulaşamazsınız. Uygun mesafeyi bulduktan sonra çekmeyi planladığınız obje kameranızın kadrajını doldurmalıdır. Yine ortam koşullarına göre flaş tercihinizi veya doğal ışık koşullarını kullanıp nefesinizi kontrol altına alıp çekimi gerçekleştirebilirsiniz. Eğer manuel ayarlara hakim değilseniz kameranızın üzerinde bulunan makro modunu mutlaka tercih ediniz.
6 – Altın Oran kuralını unutmayın:
Fotoğrafını çektiğiniz objeyi tam ortalamayın ve fotoğraf çekerken özgür davranın. Bazı genel kurallar vardır onları unutmayın ancak bazen özgün uygulamaları deneysel uygulayın. Eğer özel bir teknik deneme amacında değilseniz Altın Oran kuralını kullanmanızı tavsiye ederiz. Altın kural en genel anlamı ve kullanım şekliyle konuyu kadraja yerleştirme diyebiliriz. Fotoğrafını çekmeyi planladığınız konuyu orantılı bir şekilde kadrajın tam ortasına yerleştirmekten ziyade ortanın sağına veya soluna yerleştirmek size daha estetik bir görüntü verecektir. Otamatik odak tercihini kullanıyorsanız unutmayın bu ayar vizörün orantılı olarak tam ortasındaki nesneye kilitleneceği için sizin altın oran uygulamanız istediğiniz netlikte olmayacaktır. Bu durumda ya otamatik odak tercihini kapatacaksınız veya fotoğrafını çekmeyi planladığınız nesneye odağı kilitlemeiz gerekecektir.
7 – Odağı kilitleyin:
Altın oran kuralında veya çekim yapacağınız obje fotoğraf makinenizin tam ortasında değilse net bir fotoğraf çekebilmeniz için hedefinizdeki odağı kilitlemeniz gerekecektir. Aksi takdirde odak kilitlenmez ise net bir fotoğraf elde etmeniz mümkün olmayacaktır. Yaygın olarak kullanılan dijital kameralarda odaklama fotoğrafın merkezine otomatik odaklama yapılır. Bu tip fotoğraf makinelerindeki pratik uygulama önce net çekmeyi planladığınız objeyi vizörde tam ortalayın ve deklanşörünüze yarım basarak odağı kilitleyip daha sonra planladığınız komposizyona dönüp çekimi gerçekleştirebilirsiniz. Bu uygulamayı pratik olarak anlatmak gerekirse önce net çekmeyi planladığınız objeyi ekranın tam ortasına yerleştirin ve deklanşöre yarım basılı tutun, sonra eliniz deklanşörde yarım basılı durumda iken planladığınız komposizyona doğru kadrajı oluşturun ve son aşamada yarım basılı tuttuğunuz deklanşöre tam olarak basınız. Sonuç sizin kontrolünüzde net bir fotoğraf çekilmiş olacaktır.
8 – Işık kaynaklarından doğru yararlanın:
Fotoğrafın temel öğesi ışıktır. Işık olmazsa fotoğrafta olmaz dolayısıyla ışık her çektiğiniz fotoğrafı olumlu veya olumsuz etkileyecektir. Fotoğraf çekerken genel olarak üç ışık kaynağı ile karşılaşırsınız. Birincisi sizin kontrol edebileceğiniz ve makinenizde mevcut olan ışık kaynağıdır yani flaş, ikincisi zaman ve konum ile kontrol edebileceğiniz güneş gibi doğal ışık kaynakları ve üçüncüsü çevresel aydınlatma armatürleri veya yansımalarıdır.
Eğer bu ışık kaynaklarını yok sayarsanız çektiğiniz bir portrenin bir bölümünde karanlık,kırışık görüntüler olabilir veya ışık patlamaları oluşabilir. Çevremizdeki ışık kaynaklarını kontrol altına alıp doğru kullanabilmek için ya biz konumumuzu değiştireceğiz ya da çekim yaptığımız objenin yerini değiştireceğiz. Mevcut ışık kaynaklarını doğru zamanda kullandığınızda eşsiz fotoğraflar çekebileceğinizi unutmayınız.
9 – Yatay Kadraj & Dikey Kadraj seçeneklerini kullanın:
Fotoğraf çekimlerinizde daima standart yatay kadraj veya dikey kadraj konumunu tercih ediyorsanız her zaman istediğiniz görüntüyü fotoğrafınıza yerleştiremeyebilirsiniz. Çekim yapacağınız konuya göre kadrajınızı çeşitlendirin. Grup çekimlerinde, panoramik ve manzara çekimlerinde yatay kadraj seçiminde istediğiniz görüntüyü yakalarken yakın plan portre çekimlerinde, kule ve benzeri objelerin çekiminde dikey kadrajı tercih edebilirsiniz. Burada standart bir seçim kriteri yoktur tamamen durumsal kararlar verip görüntüyü kadraja en uygun formda yerleştirmektir. Kadraj seçiminizin etkilerini görmek için farklı denemeler yapabilirsiniz.
10 – Görüntü yönetmeni gibi olun:
Görüntü yönetmenleri film çekimlerinde kameranın kullanılması, ışığın ayarlanması ve istenilen sanatsal görüntünün yakalanması için sette etkin bir görevi yerine getirirler. Sizde sahip olduğunuz fotoğraf makinesi ile çekim yaparken bir görüntü yönetmeni düşünür ve çekimi kurgularsanız çektiğiniz fotoğraflardaki sonuçların ne kadar nitelikli olduğunu görürsünüz. Kamera sizde olduğu süre içerisinde kontrol sizdedir. Çekime konu olan kişileri yönlendirir veya ortamı kurgularsanız sonuçlarından en az sizin kadar dostlarınızda mutlu olacaklardır. Bütün bu püf noktaları sadece bir tavsiyedir önemli olan sizin fotoğrafı sevmeniz, sahip olduğunuz kamerayı çok iyi tanımanız ve bol bol deneysel çekimler yapmanızdır.