Geçmeyen-im için doldur Saki!
Yaşanmışlıklarım önüme düştüğünde “neden ben” diye sormaktan bıktığımdan mıdır bilemem
Ama isyan edesim var en çok.
Yıllarıma acıyorum galiba,
Hiçbir şeye değmeyenlere ama yüreğin acıya dönmüş yüzüne değenlerle derdim var benim.
İçmelerin, sabahı geceyle bir yapmanın terbiyesi var aşka karşı.
Hayır duvar değil ama uçurumlarım var.
Geçmişimde bir -adam- yok, koca bir -boşluk- var.
Solumdaki boşlukla derdim var benim…
Haziran gelmiş sıcak yağmurlar yağıyor nispet yapıyor hayat.
Güneş kayıplarda hafif ısınarak hafif üşüyerek devam ediyoruz.
Sıla dinliyorum, “sen durma koy saki içicez” diyor.
İçerledim biraz, kızma ama az da içtim.
“Seviyorum” mu dersin, “zavallı” mı dersin!
Ne dersen de banane!
Ben buna “acı-nın ben hâli” derim.
Az aldım, çekip dönerim.
–
| Ebru Aydın (æ) |
8 Haziran 2014 | 02:50