“Acı su da, tatlı su da berraktır.
Sakın görünüşe aldanma görünüşte herkes insandır ama gerçek insan, hal ehli olandır.”
—————————————
Mademki kendinde bir dert veya pişmanlık hissediyorsun; bu, Allah’ın sana olan yardımının ve sevgisinin bir delilidir.
Sen değerinle ve düşüncenle, iki âleme de bedelsin, ama ne yapayım ki kendi değerini bilmiyorsun.
Denizin kenarına kadar, ayakların izi vardır. Ama denize girdikten sonra ne iz kalır, ne işaret.
Sen bizim suretimize [yüzümüze] değil, siretimize [ahlakımıza] bak.
—————————————
Yeşilliklerden, çiçeklerden meydana gelen bahçe geçici, fakat akıldan meydana gelen gül bahçesi hep yeşil ve güzeldir.
—————————————
Nice bilginler vardır ki gerçek bilgiden, hakiki irfandan nasipsizdirler. Bu ilim sahipleri, bilgi hafızıdır, bilgi sevgilisi değil.
—————————————
Nice kişiler vardır ki dizimin dibindedirler, ama benim için sanki Yemen’dedirler. Yemen’de olan niceleri de vardır ki sanki dizimin dibindedirler.
—————————————
Bir şeyi bulunmadığı yerde aramak, hiç aramamak demektir.
—————————————
Tuzağa saçtığın taneler cömertlik sayılmaz.
—————————————
Kanaatten hiç kimse ölmedi, hırsla da hiç kimse padişah olmadı.
—————————————
Allah ile olduktan sonra, ölüm de ömür de hoştur.
—————————————
Bal yiyen, arısından gocunmaz.
—————————————
Bir mum diğerini tutuşturmakla ışığından birşey kaybetmez.
—————————————
Ne mutlu o kimseye ki kendi ayıbını görür.
—————————————
İyiliği ve ihsanı tamamlamak, başlamaktan daha iyidir.
—————————————
Bu dünya bir tuzaktır, tanesi de arzular.
—————————————
Balığa, denizden başkası azaptır.
—————————————
Soru da bilgiden doğar, cevap da.
—————————————
Adalet nedir? – Ağaçları sulamak. Zulüm nedir? – Dikene su vermek.
—————————————
Ey oğul, herkesin ölümü kendi rengindendir. Düşmana düşmandır, dosta dost!
Ayna Türk’e nazaran güzel bir renktedir. Zenciye nazaran o da zencidir.
Ey can, aklını başına devşir. Ölümden korkup kaçarsın ya; doğrusu sen, kendinden korkmaktasın.
Gördüğün, ölümün yüzü değil, kendi çirkin yüzün. Canın bir ağaca benzer; ölüm onun yaprağıdır.
İyiyse de senden yetişmiş, yeşermiştir; kötüyse de. Hoş nahoş.. gönlüne gelen her şey senden, senin varlığından gelir.
—————————————
Bizim sözlerimizin hepsi nakit, başkalarınınki nakildir.
Nakil, nakdin fer’idir.
—————————————
Sözünü öyle bir izah et ki havas da avam da istifade etsin.
Herkesin aklının ereceği, fikrinin anlayacağı bir tarzda anlat.
Söz söyleyen kemal sahibi olursa,
(mağfiret ve hakikat) sofrasını yaydı mı, o sofrada her türlü aş bulunur.
Hiçbir misafir aç kalmaz, herkes o sofrada kendi gıdasını bulur.
—————————————
Güzel üslupla söz söyleyenleriz;
Mesih’in talebesiyiz; nice ölülere tuttuk da can üfürdük biz.
—————————————
Surette kalırsan putperestsin. Her şeyin suretini bırak, manaya bak.
Hacca giderken hac yoldaşı ara. Ama ha Hintli olmuş, ha Türk, ha Arap.
Onun şekline, rengine bakma; azmine ve maksadına bak.
Rengi kara bile olsa değil mi ki seninle aynı maksadı gdüyor, aynı senin rengindedir, sen ona beyaz de.
—————————————
Yer döner, boşluk döner, alem döner…
Cümle alem, Şems’in etrafında raksetmektedir.
Bir büyük ayinde tekmil ruzigar
Bir dönüş başlar ki artık yer ve gök
Hep kaybolur
En güzel mana çıkar.
—————————————
Her etek bir tennuredir;
Her satır bir suredir.
Her eda mana demek;
Konya, Mevlana demek.
Burada yer gök ihtizaz,
Burada boş dönmek niyaz.
Burada yoktur “Lâ” demek.
Konya, Mevlana demek.
MEVLANA